Miray'ın Büyük Planı
Oluşturan: Murat TÜZÜN

Miray, sıralarla ve kitaplarla dolu bir sınıftaki herhangi bir 6. sınıf öğrencisi gibi görünüyordu. Ama onun büyük bir sırrı vardı: Büyüyünce CEO olacaktı. Geceleri, odasının duvarına astığı "Miray A.Ş. Yönetim Kurulu" şemasına yeni fikirler ekler, gelecekteki şirketinin hayalini kurardı.

Bir gün okul müdürü, tüm sınıfları kapsayan bir "Bilim ve Sanat Şenliği" düzenleneceğini duyurdu. Herkesin bir proje geliştirmesi gerekiyordu. Miray'ın gözleri parladı. Bu, onun için ilk büyük "yönetim kurulu toplantısı" olabilirdi. En yakın arkadaşı Elif'e döndü ve "Elif, bu bizim projemiz olacak!" dedi.

Miray, bir CEO'nun tek başına çalışmadığını biliyordu. Hemen bir ekip kurmaya karar verdi. Öğle arasında Elif ile birlikte bahçede oturan birkaç arkadaşının yanına gitti. "Harika bir fikrim var," dedi heyecanla. "Ama bunu başarmak için en iyi ekibe ihtiyacım var."

Ekip, okul kütüphanesinde toplandı. Burası onların ilk "ofisiydi". Miray, büyük bir beyaz tahtanın başına geçti ve "Tüm fikirleri duymak istiyorum," dedi. Kimi geri dönüştürülmüş malzemelerden bir robot, kimi ise okulun tarihini anlatan bir resim sergisi önerdi. Her fikir tahtaya yazıldı.

Ancak kısa sürede bir sorun çıktı. Ekipteki herkes kendi fikrinin en iyisi olduğunu düşünüyordu ve bir türlü ortak bir karara varamıyorlardı. Tartışmalar artınca Miray'ın morali bozuldu. Gerçek bir CEO, böyle kriz anlarını nasıl yönetirdi?

O akşam Miray, odasında kara kara düşünürken aklına parlak bir fikir geldi. Ya tüm fikirleri birleştirebilirse? Ya robot, resim sergisini gezdiren bir rehber olursa? Heyecanla defterine yeni projenin şemasını çizmeye başladı: "Sanat-Bot 3000!"

Ertesi gün ekibe yeni planını sundu. "Sanat-Bot, hem geri dönüşüm malzemelerinden yapılacak hem de okulun tarihini anlatan resimleri taşıyıp her resmin hikayesini kaydedilmiş bir sesle anlatacak!" Herkesin yüzü aydınlandı. Bu fikir harikaydı! Ekip yeniden bir araya gelmişti.

Sonraki haftalar yoğun bir çalışma ile geçti. Miray, görevleri paylaştırdı. Biri robotun gövdesini yaparken, diğeri resimleri çiziyor, bir başkası ise ses kayıtlarını hazırlıyordu. Miray, herkesin uyum içinde çalıştığından emin oluyor, tıpkı bir orkestra şefi gibi ekibini yönetiyordu.

Şenlik günü geldiğinde, "Sanat-Bot 3000" salonun yıldızı oldu. Robot, koridorlarda yavaşça ilerliyor, yanındaki resimleri gösteriyor ve "Bu resimde okulumuzun ilk mezunlarını görüyoruz..." diye anlatıyordu. Öğretmenleri Ayşe Hanım, Miray'ın yanına gelip omzuna dokundu. "Harika bir iş başardın Miray. Gerçek bir lider gibi."

O gün Miray, CEO olmanın sadece büyük bir ofise sahip olmak anlamına gelmediğini anladı. CEO olmak; bir hayale sahip olmak, doğru ekibi kurmak, zorlukların üstesinden gelmek ve bir fikri gerçeğe dönüştürmekti. Miray gülümsedi. Gelecekteki şirketinin ilk projesini başarıyla tamamlamıştı.